INTRODUCTION: The aim of this study was to evaluate the etiologic distribution and clinical features of children referred to a pediatric endocrinology clinic with signs of early puberty, and to compare clinical, biochemical, and anthropometric properties of the patients followed-up with the diagnosis of precocious puberty and normal variants puberty.
METHODS: In this single-center study, we included children referred with signs of early puberty between July 2015 and July 2017. We retrospectively evaluated the anthropometric measurements and pubertal status of the patients. In the evaluation of patients with suspected early puberty, biochemical tests, bone age, and pelvic ultrasound were used. If indicated, a standard gonadotropin-releasing hormone stimulation test and brain magnetic resonance imaging were performed.
RESULTS: A total of 476 children were referred for evaluation of early puberty. There were 454 (95.3%) females. The mean age of the patients at the time of referral was 8.97±2.5 years for girls and 9.56±0.74 years for boys. Out of 476 children, only 139 (29.2%) had early pubertal development, and the remaining 337 (70.8%) had normal puberty or no puberty. Out of 139 patients, 45 (9.4%) had precocious puberty, 59 (12.3%) had premature thelarche, and 35 (7.3%) had premature adrenarche.
DISCUSSION AND CONCLUSION: Most of children referred for the evaluation of early pubertal development showed normal puberty or puberty variants. This study emphasizes the importance of a good diagnostic evaluation of these patients.
GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışmada amaç erken ergenlik şüphesi ile çocuk endokrin polikliniğine yönlendirilen hastaların tanısal dağılımını ve klinik özelliklerini belirlemek, erken puberte ve normal varyant puberte bozuklukları tanısı ile takip edilen ve tedavi başlanan hastaların klinik bulgularını saptamak, biyokimyasal ve antropometrik özelliklerini karşılaştırmaktır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Hastanemiz çocuk endokrin polikliniğine Temmuz 2015-Temmuz 2017 tarihleri arasında erken ergenlik bulguları ile yönlendirilen hastaların verisi hasta dosyaları ve hasta kayıt formlarından geriye dönük olarak tarandı. Hastaların antropometrik bulguları ve başvuru sırasında fizik muayene ile belirlenmiş ergenlik evresi kaydedildi. Ayrıca erken ergenlik şüphesi olan hastaları değerlendirmek amacı ile yapılmış biyokimyasal tetkikler, kemik yaşı, suprapubik pelvik ultrasonografi, gonadotropin salgılatıcı hormon uyarı testi ve kranial manyetik rezonans görüntüleme sonuçları kaydedildi.
BULGULAR: Erken ergenlik bulguları ile başvuran hasta sayısı 476 idi. Bu hastaların 454’ü (%95,3) kız idi. Başvuru sırasında yaş ortalaması kızlarda 8,97±2,5 yıl, erkeklerde 9,56±0,74 yıl idi. Başvuran hastaların sadece 139 (%29,2)’unda erken pubertal bozukluk saptandı, geriye kalan 337 (%70.8) hastanın pubertesi normal ya da henüz başlamamıştı. Erken pubertal bozukluk saptanan hastaların 45 (%9,4)’i puberte prekoks, 59 (%12,3)’u prematür telarş, 35 (%7,3)’i prematür adrenarş idi.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Başvuruların çoğunluğunu normal puberte ve normal varyant erken puberte oluşturmaktaydı. Bu çalışma ile hastaların tanı aşamasında iyi değerlendirilmesinin önemi vurgulanmak istendi.